TOKAT'LI STK 'LAR
Faik KAFALI
kafalimedya@gmail.com
TOKAT’LI KINALI ALİ
20/04/2019

TOKAT’LI KINALI ALİ

Vatan savunmasında ölenlerin asla ölmediğine inanan her defasında “şehitler ölmez vatan bölünmez”  diyerek Allah’ın şehitlerimizi, suçsuz-günahsızlar katına aldığı bir yüce dine inanan Müslüman Türk Milletiyiz. Millet olarak bin yıldan beri ecdadımız Anadolu’da vatanımıza ve dinimize hizmet etmiştir, bizlerde aynı inançla devam ettirmekteyiz.

Hasta ve can çekişir dendiği adam(Osmanlı), öyle bir diril diki inancıyla azmiyle Sarıkamış vaz geçilmez, Çanakkale’yi geçilmez yaptılar, tıpkı ecdadın yedi düvelde yazdığı destanlar gibi.
Türk Milletinin vermiş olduğu en önemli direniş mücadelelerinden biri olan Çanakkale Savaşı’nın 104. yıl dönümünü idrak etmekteyiz.
250 bin şehidin verildiği, sadece askeri başarısı yönüyle değil, aynı zamanda azim, inanç ve vatan sevgisinin de vücuda büründüğü eşsiz bir dönüm noktasıdır Çanakkale.

Bundan tam yüz dört yıl önce kimisi 13 yaşında kimisi 15 yaşında kimi de 18 yaşında, ellerine kına yakarak vatanına kurban olmak Çanakkale’ye koştular. Ve bütün dünyaya karşı destan yazarak Çanakkale’nin geçilmez olduğunu dünyaya ispat ettiler. Ben ölmedim diyerek, Allah yolunda din, iman, millet, vatan, ezan, bayrak, erdem, fazilet, adalet ve mukaddesatları için gerektiğinde süngü takarak Göğüs Göğüş’e çarpışarak şehadet şerbetini içtiler.
Bu destan ayrıca, milletimizin asla esaret altına alınamayacağının, milli birlik ve beraberliğimize dokunulamayacağının ve milletimiz için vatanın ve bayrağın her şeyden daha kutsal kabul edildiğinin ilanıdır.

KINALI ALİ
Çanakkale savaşında, yurt içinden ve yurt dışından Türk ve Müslümanlar imkanlarını zorlayarak Çanakkale’ye akın ettiler yurdumuzun her ilindeki orta ve lise düzeyindeki okullarda erkek öğrenci nerdeyse yok denecek kadar azdı hepsi cepheye koştu.

250 bin şehit yine bir o kadar gazi olan bu eşsiz destanda şehit düşen Tokat ’lı kınalı Ali destanını bilmeyenimiz yoktur ama ben burada bir kez daha tekrar edeyim.

Zaferin 104.yıl dönümünde, Tokat’tan 15 yaşındaki 53 genç aileleri tarafından ellerine kına yakılarak temsili o dönem askeri kıyafetlerle Çanakkale’ye uğurladılar.

Onlar, Çanakkale ve Gelibolu yarım adasını ve bu savaşın kahramanlarının savaştıkları yerleri gezdiler ahde vefa gösterdiler.

’Kınalı Ali” yi herkes Tokat ’lı olarak bilinmektedir. 2014 Mayıs ayında Ankara’da bulunan Reşadiye-İskesur gençlik teşkilatı Ecdada Çanakkale’ye ziyaret düzenlediler, o ziyarette bende vardım. Tokat ’lı kınalı Ali hikâyesinin aynısı ‘’Yozgatlı kınalı Hasan’’ diye rehberimiz tarafından gruba anlatıldı.

Kınalı Hasan mı Tokatlı? Kınalı Ali mi Yozgatlı? Kendimce araştırmalar yaptım.
Çanakkale şehidimizin Kınalı Ali’nin Tokat Zile ’li olduğunu ve kendi adını taşıyan Ali kınalı diye torunu olduğunu öğrendim.

Ali Kınalı 1933 yılında Zile’nin Gederük şimdiki adıyla Yayla Kent Köyü doğumlu, babası Mehmet bey Annesi Döndü hanımdır.

İstiklal savaşının henüz yaraları sarılmağa başlandığı yıllarda Anadolu’muzun çoğu köylerinde okul olmadığı gibi bu köyümüzde de yok.

Okuması yazması olmayan Ali Kınalı okuma yazmayı Askerde öğrenir, halk tabiri ile Ali okulunda.

1965 yılında 2 yıllık kısa bir dönem köyde muhtarlık yapar, yeniliklere açık olan muhtar Ali Kınalı köye okul, lojman yapar köye ilk onun zamanında radyo ve traktör gelir.

Ülkemizin üstünde karabulutların uçuştuğu o savaş döneminde, insanlarımızın ayrı ayrı dertleri olmasına rağmen varını yoğunu ülkesinin yenilmemesi  ve Anadolu’nun elden gitmemesi için varını yoğunu devletine veren insanların nesilleriyiz biz.

Ülke mücadelesi için yurdumuzun her köşesinde mücadele verilmektedir bunlardan bir tanesi Tokat ’lı kara Anşa ’nın bir anısını dinledim, o yıllarda Niksar’a Asker’e erzak götürürken Oh Tap belinde öküzünün biri rahatsızlanınca yerine kendini koşar ve diğer öküz ile kağnı arabasını çeker.

Ninemiz bir an önce emaneti askerimize ulaştırmak zorunda ama bir yandan da hayvana merhamet eder ve bize bu vatanı bu imanla inançla emanet eder.

Vatan, Bayrak, Ezan, Kur’an ve tüm mukaddesatımız için o gün omuz omuza savaşan 13 ve 18 yaşındaki ecdadımızın torunları olarak neden bu gün aynı hassasiyeti gösteremiyoruz?

O gençlik savaşmak için sıraya girer iken, anne ve babası tek öküzünü satmak zorunda kalmışken. Ne yazık ki, bu gün ise askerlik yapmamak için; varını yoğunu satıp ya da kredi çekerek 25 -35 yaş gençlerimiz, evlatlarımız bedelli kuyruğuna giriyor Ana Babalar olarak nasıl gençlik yetiştiriyoruz? Bizler büyüklerimizin savaş anıları ile büyüdük, ama biz ise çocuklarımızı bilgisayardaki savaş oyunlarıyla büyütüyoruz galiba. Asımın nesli olduğumuzu unutmayalım? Milli Şairimiz Mehmet Akif’in Çanakkale şiirini iyi idrak edelim her şey o mısralardadır ve bir daha Allah bu yüce Millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın. Başta bedir, Kerbela, Sarıkamış Çanakkale, Orta Asya, Balkanlar tüm İslam alemi adına Şehit olan Hz. Hamza ve ülkemizin kurucularından Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve tüm silah arkadaşlarını rahmetle anıyorum. Saygılarımla Faik Kafalı



1885 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

GAYRİMENKUL UZMANI GÖZÜYLE TÜRKİYE’DE EMLAK SEKTÖRÜ VE… - 05/02/2020
Son on yıldır, Türkiye’de gayrimenkul sektörü, ülkemizin yerel ve küresel ekonomisinin gelişmesindeki lokomotiflerden önemli biri olmuştur. Bu sektör, yatırım amaçlı olmasından dolayı her kesim için, şartlar ne olursa olsun her zaman gözdedir.